Fas'ta Yol Güvenliği Konferansı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Fas'ın Marakeş kentinde düzenlenen 4. Küresel Yol Güvenliği Bakanlar Konferansı'na katıldı. "Hayata Bağlılık" temalı konferansta liderler, uzmanlar ve sivil toplum kuruluşları bir araya geldi. Bakan Uraloğlu, uluslararası ulaştırma iş birlikleri hakkında mevkidaşlarıyla ikili görüşmeler gerçekleştirdi ve Bakanlar Yuvarlak Masa Toplantısı'na katıldı. Toplantıda yol güvenliğinin geleceği, iklim değişikliği, sürdürülebilir ulaşım ve yeni hareketlilik trendleri ele alındı. Bakan, Türkiye'nin yol güvenliği alanındaki başarılarını ve gelecek planlarını paylaştı. Konferansın önemine dikkat çeken Bakan Uraloğlu, uluslararası iş birliğinin önemini vurguladı.

Türkiye'nin Yol Güvenliği Çalışmaları

Bakan Uraloğlu, yaptığı konuşmada yol güvenliğinin sadece bir ulaşım meselesi değil, halk sağlığı ve sürdürülebilir kalkınma sorunu olduğunu belirtti. Türkiye'nin 2030'a kadar trafik kazalarında can kaybını yüzde 50 azaltma hedefini vurguladı. 22 yılda yaklaşık 25 bin kilometre bölünmüş yol yapıldığını ve kazalardaki can kaybını yüzde 80 azalttıklarını dile getirdi. Sıkı denetim ve sürücü bilinçlendirme programlarıyla trafik bilincinin artırıldığını, dijital takograf sisteminin 15 yıldır kullanıldığını ve Türkiye'nin bu alanda dünyada 4. üretici ülke olduğunu açıkladı. Acil müdahale ve kaza sonrası bakım konularında da önemli gelişmeler kaydedildiğini ve bu deneyimleri paylaşmaya hazır olduklarını ifade etti. Hedefin sıfır trafik kazası olduğunu ve teknolojinin bu konudaki önemini vurguladı.

Protesto ve Salonu Terk Etme

İsrail Ulaştırma ve Yol Güvenliği Bakanı Miri Regev'in konuşmasının ardından, Bakan Uraloğlu, Pakistan ve Katar gibi ülkelerin temsilcileriyle birlikte salonu protesto ederek terk etti. Bakan Uraloğlu'nun protestosunun gerekçesiyle ilgili ayrıntılı bilgi henüz paylaşılmadı. Ancak, bu durum uluslararası platformlarda yaşanan siyasi gerilimlerin konferansı da etkilediğini gösteriyor. Olayın detaylarının kamuoyuyla paylaşılması bekleniyor. Konferansın genel atmosferi ve diğer ülkelerin tepkisi de merakla bekleniyor. Olayın uluslararası ilişkiler açısından da önemli sonuçlar doğurabileceği tahmin ediliyor.